analizdeniz.com © 2024. Tüm hakları saklıdır.

Analiz Deniz

  1. Anasayfa
  2. »
  3. Genel
  4. »
  5. Gemiyi Neden En Son Kaptan Terk Eder?

Gemiyi Neden En Son Kaptan Terk Eder?

Halil İbrahim ÇANDARLI Halil İbrahim ÇANDARLI - - 5 dk okuma süresi
31 0

Halk arasında dillere pelesenk olmuş, özdeyişleşmiş bir cümledir “Gemiyi en son kaptan terk eder”. Bu cümle geçmişten günümüze intikal eden çoğunlukla doğru bir genellemedir.

Peki neden?

Kaptanlar veya gemi komutanları bulundukları gemi üstlerine zimmetli olan, taşınan yük, değerli belge ve personel üzerinde birinci derece sorumluluk taşıyan geminin en kıdemli personelidir. İşte bu yüzden umutların tükendiği son ana kadar içinde umut barındıran, son ana kadar durumu düzeltmek için uğraş veren, eğer çabalar sonuçsuz ise personelini kurtarması gereken yegane kişilerdir.

Ayrıca denizciliğin kurumsallaşmadığı eski dönemlerde genellikle gemi kaptanı aynı zamanda o geminin sahibidir. O gemi onun için ekmek teknesidir,hayatını idame ettiren yegane şeydir. Gemisinden olmak onun için hayat kazancından olmak demektir. Bu sebeple eski zamanlarda gemilerin kaptanları duygusal olarak gemilerini terk etmeyi reddedebiliyor veya kurtarmak için umutsuz çabalar gösterebiliyorlardı.

Gemi komutanları ise kendilerine emanet edilen vatan toprağını arkasında bırakıp gitmektense onunla beraber şehit olmayı isterler.

Olağanüstü Durumlarda Kaptanlar/Komutanlar Nasıl Davranır:

Denizde çatışma, yangın, saldırı, su alma, batma gibi durumlarda kaptanlar/komutanlar öncelikle ulusal ve uluslararası talimatnameler ışığında oluşan/oluşmak üzere olan/halihazırda oluşmuş durumun hasarını/etkisini minimize etmeye veya kontrol altına almaya çalışırlar.

Sürüklenme, itkisiz kalma, çatışma, su alma gibi durumlarda ise kıyıya yakın ise gemiyi kontrollü bir şekilde karaya oturtmaya çalışırlar.

Eğer mevcut durum kontrol altına alınamayacak boyutta veya o eşik çoktan aşılmış ise (geminin kaybının, patlama ihtimalinin arttığı durumlarda) gemi komutanı/kaptan personelin emniyetle tahliyesi ve önemli evrakların/jurnallerin kurtarılması işlerinin organize bir şekilde icra edilmesinden birinci derece sorumludur. Bu organizasyon bitine kadar köprüüstünde,kırlangıçta veya rüşvet güvertede soğukkanlılık ile durumu kontrolünü korur. Genellikle gemiyi kurtarma çabasına son ana kadar devam eder,en sonunda ise kendisi ve tahliye organizasyonu için görevlendirdiği personel/personeller gemiden ayrılırlar.

Tahliye operasyonundan sonra komutanın/kaptanın görevleri şunlardır; personeli sakinleştirme, kumanya yönetimi, can sallarını bir arada tutmak, kurtarma operasyonunun başlaması için sürekli iletişim halinde kalmak/iletişim kurmaya çalışmaktır.

Komutan ve Kaptanlar arasında bu prosedürler ve onların işletilmesinde büyük farklar yoktur fakat askeri gemilerin zor koşullar için daha etkili durum yönetimi ve kurtarma seçenekleri, komutanların ise tahliye operasyonu sırasında sorumlu olduğu ekstra belgeler vardır. Aynı zamanda savaş şartları içerisinde bir gemi komutanı kendi gemisini bilinçli olarak batırmak gibi çok zor bir karar verebilir.

Askeri gemilerin ekstrem durumlar için bünyelerinde yara savunma, KBRN(Kimyasal biyolojik radyoaktif nükleer harp ile mücadele) gibi birimleri bulunmaktadır. Diğer birimlerde görevli personellerde düzenli olarak aldıkları kurslar ile her türlü duruma karşı hazırlıklı hale gelirler. Gemi komutanları ise jurnaller-evraklar dışında askeri gizlilik seviyesi yüksek istihbarati belgeleride kurtarmak veya imha etmekle görevlidirler.


Bu durumların duygusal boyutu ise en çok askeri gemilerin komutanlarıyla ilişkilidir. Zira her gemi komutanı/kaptanı için özeldir fakat sivil denizcilikte bir kaptan meslek hayatı boyunca onlarca gemiye süvarilik yapabilir. Bir deniz subayı ise meslek hayatında genellikle bir gemiye komutanlık yapar (gemi sınıflarına ve o dönem donanmada bulunan yetkin subay mevcuduna göre 2-3 gemiye komutanlık yapan subaylarda bulunmaktadır).

Birçok donanmada bulunan gelenekler gereğince deniz subayları 2.komutanlık yaptıkları gemilere komutanlık yaparlar. 4-6 sene arası aynı geminin sevk idaresi, prestiji, selameti, onuru, şerefi, şan-şöhreti için emek veren bir subayın gemisi hem meslek hayatının gözbebeği hem de onun kızıdır,bir sivil geminin süvarisinin gemisiyle olan duygusal bağından çok öte bir bağları vardır. Bu sebeple tarih boyunca gemisini en son terk edenler genellikle asker denizcilerdir,komutanlardır.

İlgili Yazılar